NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’Z-ZEKAT

<< 863 >>

زكاة البقر

8- Sığırlarda Zekat

 

أنبأ محمد بن رافع النيسابوري قال ثنا يحيى بن آدم قال ثنا مفضل عن الأعمش عن شقيق عن مسروق عن معاذ أن رسول الله صلى الله عليه وسلم بعثه إلى اليمن وأمره أن يأخذ من كل حالم دينارا أو عدله معافر ومن البقر من ثلاثين تبيعا أو تبيعة ومن أربعين سنة

 

[-: 2242 :-] Muaz'ın bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kendisini vali olarak Yemen'e gönderdiğinde (zimmilerden cizye olarak) her bir ergen için bir dinar veya bunun değerinde Yemen yapımı giysi almasını emretti. (Müslümanlardan) zekat olarak da otuz sığır için iki yaşına girmiş bir erkek veya dişi sığır, kırk sığır için ise üç yaşına girmiş bir dişi sığır almasını emretti.

 

 

أنبأ أحمد بن سليمان الرهاوي قال حدثنا يعلى بن عبيد عن الأعمش عن شقيق عن مسروق والأعمش عن إبراهيم قالا قال معاذ بعثني رسول الله صلى الله عليه وسلم إلى اليمن فأمرني أن آخذ من كل أربعين بقرة ثنية ومن كل ثلاثين تبيعا ومن كل حالم دينارا أو عدله معافر

 

[-: 2243 :-] Muaz der ki: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) beni Yemen'e gönderdiğinde Müslümanlardan zekat olarak kırk sığır için üç yaşına girmiş bir dişi sığır, otuz sığır için de iki yaşına girmiş bir erkek sığır almamı emretti. Zimmılerden cizye olarak da her bir ergen için bir dinar (altın) veya bunun değerinde Yemen yapımı giysi almamı emretti..2

 

Mücteba: 5/26; Tuhfe: 11363.

 

 

أنبأ أحمد بن حرب قال ثنا أبو معاوية عن الأعمش عن إبراهيم عن مسروق عن معاذ قال لما بعثه رسول الله صلى الله عليه وسلم إلى اليمن أمره أن يأخذ من كل ثلاثين من البقر تبيعا أو تبيعة ومن كل أربعين سنة ومن كل حالم دينارا أو عدله معافر

 

[-: 2244 :-] Muaz'ın bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) kendisini Yemen'e gönderdiğinde müslümanlardan zekat olarak otuz sığır için iki yaşına girmiş bir erkek veya dişi sığır, kırk sığır için de üç yaşına girmiş bir dişi sığır almasını emretmiştir. Bunun yanında Zimmılerden cizye olarak her bir ergen için bir dinar veya bunun değerinde Yemen yapımı giysi almasını emretmiştir.

 

Mücteba: 5/26; Tuhfe: 11363.

 

 

أنبأ محمد بن منصور قال حدثنا يعقوب قال حدثنا أبي عن بن إسحاق قال حدثني سليمان الأعمش عن أبي وائل بن سلمة عن معاذ بن جبل قال أمرني رسول الله صلى الله عليه وسلم حين بعثني إلى اليمن أن لا آخذ من البقر شيئا حتى تبلغ ثلاثين فإذا بلغت ثلاثين ففيها عجل تابع جذع أو جذعة حتى تبلغ أربعين فإذا بلغت أربعين ففيها بقرة مسنة

 

[-: 2245 :-] Muaz b. Cebel der ki: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) beni Yemen'e gönderdiği zaman sayısı otuza ulaşmayan sığırlardan zekat almamamı emretti. Sayısı otuz ile kırk arasında olan sığırlar için de iki yaşına girmiş bir dişi veya erkek sığır, kırk sığır için ise üç yaşına girmiş bir dişi sığır almamı emretti.

 

Mücteba: 5/26; Tuhfe: 11312.

 

 

مانع زكاة البقر

9- Sığırlardaki Zekalı Vermeyen Kişinin Durumu

 

أنبأ واصل بن عبد الأعلى الكوفي قال أنبأ محمد بن فضل عن عبد الملك بن أبي سليمان عن أبي الزبير عن جابر بن عبد الله قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم ما من صاحب إبل ولا بقر ولا غنم لا يؤدي حقها إلا وقف لها يوم القيامة بقاع قرقر تطؤه ذات الأظلاف بأظلافها وتنطحه ذات القرون بقرونها ليس فيها يومئذ جماء ولا مكسورة القرن قلت يا رسول الله وما أداء حقها قال إطراق فحلها وإعارة دلوها وحمل عليها في سبيل الله ولا صاحب مال لا يؤدي حقه إلا يخيل له يوم القيامة شجاعا أقرع يفر منه صاحبه وهو يتبعه فيقول له هذا كنزك الذي كنت تبخل به فإذا رأى أنه لا بد له منه أدخل يده في فيه فجعل يقضمها كما يقضم الفحل

 

[-: 2246 :-] Cabir b. AbdiLlah der ki: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

"Sahip olduğu deve, sığır veya koyunların hakkını vermeyen kişi, kıyamet gününde geniş bir alana çıkarılır ve bu hayvanlardan tırnağı olanlar tırnaklarıyla, boynuzu olanlar da boynuzlarıyla onu çiğnerler. Öylesi bir günde de hayvanların hiçbirisinin boynuzu eğri veya kırık olmaz" buyurdu.

 

Biz: "Ya Resulallah! Onların hakkı nasıl verilir ki?" diye sorduğumuzda: "Erkeğinin tohumundan, dişisinin sütünden faydalanılması için başkalarına ödünç olarak verilmesi ve Allah yolunda kullanılması için vakfedilmesidir. Kişi malındaki bu hakkı ödemediği zaman kıyamet gününde bu mal, sahibinin karşısına kel bir yılan olarak çıkar. Sahibi kaçtıkça yılan da onu kovalar. Yılan onu kovalarken de: «Cimri davrandığın malın işte budur!» diye seslenir. Kişi ondan kurtulamayacağını anladığı zaman da elini bu yılanın ağzına sokar. Yılan da sahibinin elini çoşmuş bir hayvan gibi kemirip çiğner" buyurdu.

 

Mücteba: 5/27; Tuhfe: 2788 .